1-KÖYÜMÜZÜN TARİHÇESİ
Köyün Adı
Köyün tarihçesi ile ilgili bazı bilgiler, 1976 yılında Budakdoğanca İlkokulu öğretmenlerinin yapmış oldukları Çevre İncelemesi’nden alınmıştır. Öğretmenlerimiz de bu bilgileri o zamanlar hayatta olan Mustafa Vatan ve Seyit Elbasan gibi yaşlılardan almışlardır. Bu çalışma Muhtarlık odasında büyütülmüş ve cam çerçeveli olarak duvarda asılı bulunmaktadır.
“Bu bilgilerden daha fazla bilgiye erişebilir miyiz?” diye araştırmalara giriştim. 2010 yılında 80.Yıl Cumhuriyet Lisesi Müdürü (şimdi Edirne Lisesi Müdürü) ağabeyim Mehmet Kıyıcı’nın yanına, kayıt döneminde gazeteci Tuncer KODAMAN gelir. Öğrencisini kayıt ettirdikten sonra: “Hocam sizin köyün sitesini çok beğeniyorum. Bende Osmanlıca haritalar var, belki ilginizi çeker.” diyerek haritaları verebileceğini belirtir. Ağabeyim de: “Kardeşim o işlerle ilgileniyor, getirirseniz memnun oluruz.” deyince Tuncer Kodaman ertesi gün haritaları getirmiş. Böylece haritalar elime geçmiş oldu. Yalnız bir sıkıntı vardı, haritalar Osmanlıca’ydı.
Milli Eğitim Müdürlüğü yolu üzerindeki Emir Kömürcülük’te çalışan Kemalköylü Birol Yorulmaz adında bir arkadaşımız var. Oradan geçerken ara sıra beni çay içmeye çağırır. Çay sohbeti sırasında Birol, bizim köyün sitesini çok incelediğini, tarihçemizi okuduğunu, dedesinin de Kara-Hıdır (Chernodap) köyünden olduğunu söyledi. Baktım bu işlere, ve yerel tarihe çok meraklı. Birol’a, “Bende bizim tarafları gösteren Osmanlıca harita var ama okutacak biri gerekli.” dedim. “Hocam ben Osmanlıca biliyorum, çıkaramadığım yerleri kütüphane müdürüne sorarım.” dedi. Birol haritalardaki yer isimlerinin tercümesini yaptı. İlk bilgileri buradan edindim. Birol ile devamlı görüşür, tarihi konular ve olaylar ile ilgili güzel sohbetler ederiz. İnternette araştırma yaparken www.balkanlar.net sitesinde 1530 tarihli Çirmen Livası haritasını buldum. Burada köyümüzün şimdi bulunduğu yerde “Doğancı” olarak yer aldığını gördüm. Araştırmalarımı daha detaylı yapmak ve belgeye dayandırmak için Edirne İl Halk Kütüphanesine gittim. Kütüphaneden tarihçi Tayyip GÖKBİLGİN’in “Edirne Paşa Livası” kitabını ödünç olarak aldım ve evde inceledim. Bu kitapta “Doğancı Köyü” adının birkaç yerde geçtiğini keşfettim. Kitabın 199 ve 200. sayfalarında, 801 (1385) tarihinde Ali Bey bin Hamza Subaşı Vakfına ait köyümüzde evler ve kuyular bulunduğunu yazmaktadır.
Köy konağının arkasında İsmail Şahin’e ait tarlanın içinde büyük karaağaçlar vardı. Ağaçların altı çok gölge olduğundan, hayvan otlatmaya çıkmadan önce, öğlen sıcağında burada oyun oynardık. Köyümüz büyüklerinin de belirttiğine göre bu ağaçların arasında bir kuyu varmış. Bu kuyuya çiftlik kuyusu denirmiş. Zehra Fındık hala konuşmamızda karaağaçların altındaki çiftlik kuyusunu hatırlamaktadır. Genç kız iken suyu hep oradan aldıklarını söylüyor. Hatta şimdiki köy konağının olduğu yerde üzüm bağlarının olduğunu söylemektedir. Çiftlik kuyusu olarak anılan bu kuyu, Ali Bey bin Hamza Subaşı Vakfına aittir. Aşağıdaki 1.ve 2.belgede vakıf arazilerinin yerleri, 3. belgede de 1521 yılında bu vakıf arazilerinden elde edilen gelirler gösterilmektedir.
Köyümüzün Adının Geçtiği Kayıtlar
Tarihçi Tayyip GÖKBİLGİN’in “Edirne Paşa Livası” adlı kitabının çeşitli sayfalarında köyümüzün adı birçok yerde geçmektedir. Vakıf arazilerinin tarif edildiği bölümlerin birincisinde muhtemelen Taşyolu da tarif etmektedir. (Taşyol -Bknz.sfy:21)
Köyümüzün 1385 yılına ait olan belgede köyümüzün adı "Doğancı", 1474 yılına ait belgede “Doğancı-Budak”, Doktora öğrencisi Sadık Emre Karakuş’un , 1802 yılına ait 270 Nolu Edirne Şeri’yye Sicil Defterlerine dayanarak hazırladığı doktora tez çalışmasında köyün adı “Budak Toğanca” olarak geçmektedir. Zaman içerisinde köyün adı değişik biçimlerde söylenerek Doğancı, Doğancı-Budak, Doğanca, Budak Toğanca gibi adlarla anılmış, en son Budak Doğanca İki kelimeden oluşan köyümüzün ismi, önceleri iki kelime arasına (-) çekilerek yazılırmış. Şimdi ise özel isim olmasından dolayı kayıtlarda Budakdoğanca olarak yazılmaktadır.
NECMETTİN KIYICI